Alkollü Trafik Kazasında Rücu

Alkollü trafik kazaları, hem sürücüler hem de sigorta şirketleri açısından oldukça hassas ve hukuki açıdan karmaşık durumlar yaratır. Bu tür kazalarda en çok merak edilen konulardan biri, sigorta şirketinin alkollü sürücüye rücu hakkının doğup doğmadığıdır. Rücu, sigorta şirketinin, kazaya neden olan sürücü veya başka sorumlulardan ödediği tazminatı geri alma hakkını ifade eder.

Alkollü trafik kazasında rücu hakkı, başta 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 6098 sayılı Borçlar Kanunu olmak üzere ilgili sigorta mevzuatı çerçevesinde düzenlenmiştir. Sigorta şirketleri, sürücünün alkollü olarak araç kullanması durumunda, ödedikleri tazminatı belirli sınırlar içinde sürücüden geri talep etme hakkına sahiptir.

Alkollü kazalarda rücu uygulamasında dikkat edilen ilk husus, araç işletenin sorumluluğudur. Araç işleteni, aracın sigorta yaptırılmasından sorumlu olup, sigorta poliçesinin geçerli olması ve kapsamının doğru şekilde belirlenmesi gerekir. Eğer araç işleteni, sigorta yaptırmakla yükümlü olmasına rağmen poliçeyi yaptırmamışsa, tazminat ödemesi sırasında sigorta şirketinin rücu hakkı doğabilir.

Rücu bakımından alkollü araç kullanımı, genellikle promil sınırları ile değerlendirilir. Sürücünün kanındaki alkol oranı, sigorta şirketinin rücu hakkını doğurup doğurmayacağını ve tazminatın geri alınabilirliğini belirleyen en önemli kriterlerden biridir. Örneğin, yasal sınırların üzerinde alkollü araç kullanan sürücü, hem cezai sorumluluk hem de tazminat açısından ciddi risk altındadır.

Alkollü trafik kazalarında rücu, yalnızca kazaya karışan sürücüyü değil, aynı zamanda kazaya katkısı olan diğer kişileri de kapsayabilir. Sigorta şirketi, kaza sırasında sürücünün veya araç işletenin kusur oranına göre tazminatı ödedikten sonra, gerekli gördüğü durumlarda ödenen miktarı geri talep edebilir. Bu süreçte delillerin doğru şekilde toplanması son derece önemlidir. Kazanın oluş şekli, alkol testi sonuçları, polis tutanakları, kaza yeri fotoğrafları ve görgü tanıkları, rücu davalarında mahkemelerce dikkate alınan temel delillerdir.

Karşı tarafın alkollü olduğu durumlarda ise, tazminat hakkı farklı bir boyut kazanır. Kazaya sebebiyet veren sürücünün alkollü olması, mağdurun tazminat almasını etkilemez; aksine, sigorta şirketi alkollü sürücüden rücu hakkını kullanabilir. Bu nedenle, trafik kazasında alkollü sürücü ve karşı tarafın durumu, tazminat ve rücu hakkının belirlenmesinde kritik öneme sahiptir.

Yargıtay kararları, alkollü trafik kazasında rücu konusunda istikrarlı bir çizgi izlemektedir. Kararlarda, sigorta şirketlerinin, sürücünün açıkça alkollü olduğu hallerde ödedikleri tazminatı geri alma hakkının bulunduğu, ancak kusur oranının ve alkollü olma derecesinin dikkate alınması gerektiği vurgulanmaktadır. Ayrıca, mahkemeler rücu davasında delil sunumunun eksiksiz olmasını ve kazanın oluş biçiminin net olarak tespit edilmesini şart koşar.

Özetle, alkollü trafik kazalarında rücu süreci hem sigorta şirketleri hem de sürücüler açısından dikkatli bir şekilde yürütülmelidir. Rücu talebinin doğru bir şekilde uygulanabilmesi için alkol test sonuçları, kaza tespit tutanakları ve diğer delillerin eksiksiz toplanması gerekir. Bu süreçte uzman bir avukatın rehberliği, hak kaybını önlemenin en güvenli yoludur.

Related Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir