Son yıllarda bilindiği üzere mahkemelerin iş yükünün artması, yargılamaların uzamasına sebebiyet vermektedir. Dava açan veya açmak isteyen herkesin merak ettiği ilk soru, davanın ne kadar sürede sonuçlanacağıdır. Özellikle tek tarafın bulunduğu çekişmesiz yargı işleri veya karşı tarafın kamu kurumu olduğu davalar tek celsede tamamlanabilmektedir. Ancak çoğu dava -niteliğine göre değişmekle birlikte- ortalama 4 ya da daha fazla duruşma neticesinde karara çıkmaktadır.
Mahkemelerin iş yüküne bağlı olarak her duruşma arasında en az 3-4 ay gibi bir süre bulunmaktadır. 20 Temmuz- 01 Eylül tarihleri arasını kapsayan adli tatil de hesap edildiğinde, bir davanın yılda 2 veya 3 duruşması görülmektedir.
Son yıllarda yargılama sürecinde yapılan değişiklikler, yargılamanın hızlanması anlamında olumlu etki doğurmuştur. Dava açmadan önce dava şartı arabuluculuk kurumu, ceza davalarında şikayete tabi ve kanunda sayılı suçlar için geçerli olan uzlaştırma kurumu yargının iş yükünün azalmasında olumlu rol oynamaktadır.
Yine adliyelerde fiziki sistemden elektronik sisteme geçiş yapılması ve UYAP Portal ile dava dosyalarının avukatların erişimine açılması ile daha hızlı yürüyen bir hukuk sistemi hedeflenmektedir.
Her ne kadar hukuk sisteminde gelişmeler son süratle devam etse de, tebligatların ulaşmaması, basit işlemlerin unutulması vb. gibi ufak sebeplerle en basit davalarda dahi birden fazla duruşma görülmektedir.
Duruşma tarihleri mahkemelerce belirlenmektedir. Bu tarihler mahkemenin yoğunluğuna, adli tatile, hakimlerin terfi, atama ve izinlerine göre planlanmaktadır. Dolayısıyla kimi zamanlar iki duruşma arasında 4-5 ay veya daha fazla bir süre bulunmaktadır.
Duruşmalara katılım zorunluluğu taraflar üzerinde olumsuz etkiler doğurabilmektedir. Halihazırda bir duruşma için 3-4 ay beklenmektedir. Fakat duruşma günü geldiğinde tarafın şehir dışında olması, hasta olması, sınavının olması veya dinletilecek tanığın o tarihte şehir dışında bulunması vb. gibi sebeplerle duruşmaya katılım sağlanamayabilir. Bu takdirde duruşma yine 3-4 ay ileri tarihe ertelenmektedir. İşte bu tip durumların önüne geçebilmek maksadıyla mahkemeye hitaben "DURUŞMA TARİHİNİN ÖNE ALINMASI DİLEKÇESİ" verilmesi mümkündür.
Duruşma tarihinin öne alınması dilekçesi, dosyanın esas numarası, davanın tarafları, duruşmanın neden öne alınması gerektiğini bildirir mazeret ve varsa delilleri de eklenerek mahkemeye hitaben yazılmalı ve UYAP Portal üzerinden veya adliyelerden ilgili mahkemeye teslim edilmelidir. Dilekçe sonrasında mazeret yerinde görülürse, mahkemenin duruşma takviminde boş bulunan bir güne yeni duruşma günü tayin edilebilir.
Mazeretler kişiden kişiye değişebilir ve çeşitlilik gösterebilir. Örneğin, dinletilecek tanığın duruşma tarihinde eğitim sebebiyle şehir dışında olması, taraflardan birinin o tarihte sağlık sorunları sebebiyle tedavi görmesi, taraflardan birinin taşınacak olması vb. gibi sebepler çoğaltılabilir.
Duruşma tarihinin öne alınması talepli dilekçeyi avukat yardımı ile hazırlamanız gerekmektedir. Her türlü hukuki konuda avukatla çalışılması gerek dosyanın seyri gerek de hak kaybına uğramamanız açısından daha faydalı olacaktır. Ayrıca her ne kadar dilekçeyi hazırlayıp mahkemeye teslim etseniz de çoğu zaman duruşma gününe kadar herhangi bir işlem yapılmamaktadır. Bu aşamada hukuk büromuz gerek dilekçenin hazırlanmasında gerek de mahkeme kalemi ve hakimlerle görüşerek duruşmalarınızın öne alınması imkanını tanımaktadır.
Hukuk büromuz devam eden dosyalarınızda duruşma tarihinin öne alınması açısından hizmet vermekte olup, daha fazla bilgi ve dilekçe örnekleri için iletişime geçebilirsiniz.
Bilgi: 0 506 704 49 26
Comments